admin 
Ethereum, zorlu bir güç olduğunu kanıtladı. Başlıca sorunları, onları ele almayı amaçlayan başka paralar üretmiş olsa da, Ethereum, Ethereum 2.0’ın piyasaya sürülmesiyle eski görünümünü değiştirmeye çalışıyor.
Ethereum’un Bitcoin’den (BTC) altı yıl sonra yaratılmasına ve blok zinciri teknolojisinin tanıtılmasına rağmen, dijital varlık Ether (ETH), Litecoin (LTC) gibi madeni paraları geride bırakarak piyasa değeri açısından en değerli ikinci kripto para birimi haline geldi. ), Ripple (XRP), Dash (DASH) ve ondan önce piyasaya sürülen Monero (XMR).
Ethereum blok zincirinin arkasındaki teknoloji, meteorik yükselişinin birincil nedenidir.
Kanadalı-Rus programcı ve Ethereum’un kurucu ortağı Vitalik Buterin, Business Insider’a Ethereum blok zincirinin Bitcoin’in “sınırlı işlevselliğini” ele almayı amaçladığını açıkladı.
Ethereum blok zinciri, merkezi olmayan uygulamaların (DApp’ler) geliştirilmesine olanak sağlayarak yeniliği teşvik etmeyi amaçlamaktadır. Bu, değiştirilemez belirteçlerin (NFT’ler) ve Metaverse kavramının temelidir.
Ethereum, sınırlı işlevsellik sorununu çözmüş olsa da, büyük ölçüde iş kanıtı (PoW) konsensüsüne dayandığından, Bitcoin ve çoğu blok zinciri ile ilgili bazı önemli endişeleri ele almamıştır.
Düşük ölçeklenebilirlik, ağ tıkanıklığı, yüksek gaz ücretleri ve çevresel kaygılar, tümü Bitcoin ve Ethereum tarafından kullanılan PoW fikir birliği mekanizmasıyla ilgili olan başlıca sorunlardan bazılarıdır.
Sonuç olarak, Ethereum, yakında piyasaya sürülecek olan Ethereum 2.0’da bir süredir hisse kanıtı kanıtına (PoS) geçiş için hazırlıklar yapıyor.
İş kanıtı ve hisse kanıtı
Ağ, kimsenin aynı parayı iki kez harcamamasını sağlamaya yardımcı olan bir fikir birliği mekanizması kullanarak bir blok zincirindeki işlemleri doğrular. Konsensüs mekanizması, işlemleri doğrulamak, bunları blok zincirine eklemek ve yeni paralar oluşturmak için kullanılır. PoW ve PoS, bunu başarmak için kullanılan iki ana fikir birliği mekanizmasıdır.
Proof-of-work, konsensüs mekanizması olarak işlemleri doğrulamak için madenciliği kullanır. Ağdaki bilgisayarlar bir bulmacayı çözmelidir ve bunu ilk yapan en son işlemi doğrular ve onu blok zincirine ekler. Ağ, bu bulmacayı çözen ilk kişiyi ödüllendirir ve işlemi bir jetonla doğrular.
PoW, blok zincirinin güvenliğine katkıda bulunurken, bu fikir birliği mekanizmasıyla ilgili sorun, madencilikle olan ilişkisidir. Madenciliğe dahil olan bilgisayarlar, bu matematiksel bulmacaları çözmeye çalışırken önemli miktarda enerji kullanır.
Cambridge Üniversitesi’nden alınan verilere göre Bitcoin, Arjantin, Hollanda ve Birleşik Arap Emirlikleri’nden daha fazla güç tüketiyor. Bu, önemli çevresel kaygılara yol açmaktadır.
Ayrıca, madenciliğe olan güven nedeniyle, Ethereum gibi çok sayıda işlem yürüten blok zincirleri, işlem hızı açısından yavaştır, bu da ağ tıkanıklığına ve sonuç olarak daha yüksek gaz ücretlerine neden olur.
PoS konsensüs mekanizması, blok zincirindeki yeni işlemleri doğrulamak ve dahil etmek için madencilik yerine staking kullanır. PoS, madeni para sahiplerinin madeni paralarını bir stake havuzunda stake etmelerini gerektirir, bu da stake edenlerin blok zincirine eklenecek yeni işlemleri doğrulamasını sağlar.
Ayrıca PoS, madencilikle ilgili çevresel sorunları ortadan kaldırarak işlemlerin daha hızlı ve daha düşük maliyetle tamamlanmasını sağlar.
İlgili: DAO’lar: Geleneksel kitle fonlaması için blok zinciri tabanlı bir yedek
Ethereum katillerinin doğuşu
Ethereum katilleri, düşük ölçeklenebilirlik, yüksek ücretler, saniye başına düşük işlemler (TPS) ve çevresel kaygılar gibi blok zinciri sorunlarını ele alarak Ethereum’u yerinden etmeye çalışan ağlardır. Bunu, ölçek kanıtı konsensüs mekanizmasını kullanarak başarmayı amaçlıyorlar. Cardano, Solana, Polkadot ve Tezos en bilinenleri arasındadır.
kardano
Örneğin Cardano, PoS tabanlı bir fikir birliği ve güvenlik protokolü olan Ouroboros’u kullanır. Ouroboros’un kullanımı sayesinde Cardano blok zinciri, daha hızlı işlem hızları ve daha düşük ücretler sağlayan yüksek oranda ölçeklenebilir.
Ayrıca Cardano’nun Hydra projesi, hızını %300’den fazla artırmayı hedefliyor. Şu anda Cardano yaklaşık 250 TPS işleyebilir. Ancak geliştiriciler, 1.000 TPS’yi hedefleyen bir ölçeklendirme çözümü üzerinde çalışıyor. Cardano blok zinciri enerji açısından verimlidir ve bir PoS konsensüs mekanizması kullandığı için Bitcoin ve Ethereum blok zincirleriyle ilişkili çevresel kaygıları giderir.
Cardano ekosistem takipçisi Cardano Cube’a göre Cardano ayrıca 579 merkezi olmayan uygulamaya (DApps) sahiptir. State of the DApps’e göre bu sayı, günlük 50.000’den fazla aktif kullanıcı ve günde 126.000 işlemle Ethereum’un yaklaşık 3.000 DApp’inden çok daha düşük.
Tezos
Tezos, benzersiz yönetişim modeliyle öne çıkan bir diğer rakip.
Tezos, diğer blok zincirlerinden farklı olarak, kullanıcılara yükseltme ve tasarım kararları verme fırsatı verilmesi anlamında kendi kendini yönetir. Yönetişim, bir geliştirme ekibinden ziyade ağın kendisinde olduğu için, “gelişmek üzere tasarlanmış blok zinciri” olarak adlandırıldı.
Tezos ayrıca, madeni para sahiplerinin tokenlerinin doğrulama haklarını sahipliğini kaybetmeden başka bir kullanıcıya devretmelerini sağlayan likit hisse kanıtı (LPoS) mekanizmasına ek olarak PoS kullanır.
Ayrıca Tezos, ekibe göre işlem hızını 215 TPS’den yaklaşık 1.000 TPS’ye çıkaracak olan Octez v13 adlı bir yükseltmeye sahip.
solana
Solana blok zinciri, daha hızlı işlemler ve daha güvenli bir blok zinciri elde etmek için ademi merkeziyetçilik olarak bilinen blok zincir teknolojisinin temel bir yapı taşı üzerinde tehlikeye atılmıştır. Bunu, tüm ağın üzerinde anlaştığı, geçmişin kanıtı (PoH) olarak bilinen, güvenli bir zaman belirleyicisi olarak hareket eden ağa bir çekirdek düğüm ekleyerek yapar.
Daha da hızlı işlemler elde etmek için Solana, PoH mekanizmasına dayanan Tower BFT adlı bir PoS konsensüs mekanizması kullanır. Ayrıca 37 milyar dolarlık en yüksek stake değerine sahip blok zinciri olan Solana, 0,00001 ila 0,0025 dolar arasında değişen çok düşük ücretlerle 50.000 TPS’ye kadar işlem yapabilir.
Ancak, Solana işlemlerinin istikrarsızlık nedeniyle başarısız olduğuna dair birkaç rapor ortaya çıktı. Solana blok zincirindeki büyük ağ tıkanıklığı Ocak ayında meydana geldi ve 30 saatten fazla sürdü, bu da işlem başarısızlıklarına ve müteakip tasfiyelere neden oldu. Bu, botların ağa yinelenen işlemlerle spam göndermesinin bir sonucuydu.
Solana’da hala yerleşik çok sayıda DApp yok. DappRadar’a göre, en büyük PoS blok zinciri, merkezi olmayan finans (DeFi), oyun ve merkezi olmayan borsalar (DEX’ler) dahil olmak üzere farklı kategorilerde yalnızca 71 merkezi olmayan uygulamaya sahiptir.
Solana’nın, ödenemez belirteçler (NFT’ler) için en büyük platformlardan biri olduğunu da belirtmek önemlidir. CryptoSlam’e göre, Solana’nın 24 saatlik NFT satış hacmi, yazı yazılırken kabaca 23 milyon dolara dokunuyor.
Ethereum 2.0
Ethereum baştan PoS’a geçmeyi planladı ve önemli hazırlıklar yapıldı. Ethereum 2.0 veya Serenity yükseltmesi, Ethereum blok zincirinin ölçeklenebilirliğini artırmayı, işlem hızını iyileştirmeyi ve gaz ücretlerini düşürmeyi amaçlıyor.
Eth2 üç aşamada uygulanacaktır.
Beacon Chain olarak adlandırılan ilk aşama, yükseltmenin başladığının sinyalini vererek 1 Aralık 2020’de yayına girdi. Lansman tamamlanırken, sahiplere Beacon Chain aşamalarında tokenlerini stake etme fırsatı verilir.
2022’nin ikinci çeyreğinde gerçekleşmesi planlanan ikinci aşama, Beacon Chain’i Ethereum ana ağına dahil edecek olan The Merge olarak adlandırılıyor.
Bununla birlikte, Step Finance’in kurucu ortağı George Harrap, diğer blok zincirleri ve katman 2’ler yapmış olsa bile, bunların önümüzdeki yıllarda çözülmesinin muhtemel olduğunu belirterek, işlem hacminin ve ücretlerin Ethereum için hala bir sorun olacağına inanıyor. Onlarla mücadelede “son derece iyi”.
Harrap, Cointelegraph’a “Ethereum’un orada rekabet edebilmek için kat etmesi gereken uzun bir yol var, ancak Merge yine de ilerliyor” dedi.
Harvest Finance’in takma adlı topluluk anı ve operasyon destekçisi Bart, The Merge’in Ethereum’u orijinal blok zinciri ve kullanılacak “zincir” olarak sağlamlaştırmada bir adım olduğunu düşünüyor. Cointelegraph’a Arbitrum veya Optimism gibi 2. katmanların güçlenmeye devam edeceğini söyledi. “Polygon, Avalanche ve Solana gibi alt zincirler son zamanlarda güçlü bir büyüme gördü ve bunun The Merge’den sonra bile devam etmesini bekliyorum.”
“Kullanıcılar için en büyük etki, 32 ETH’ye sahip olduğunuz sürece artık herkesin doğrulayıcı olabilmesidir. Bu, Proof-of-Stake’e geçiş için ana çekilişlerden biridir. Proof of Work, kurmak için daha fazla teknik yetenek, bilgi ve donanım gerektiriyor” dedi Bart, Cointelegraph’a.
Öte yandan Komodo baş teknoloji sorumlusu Kadal Stadelman, Eth2 konusunda pek iyimser görünmüyor. Stadelman Cointelegraph’a verdiği demeçte, büyük Ethereum katillerinin Birleşme gerçekleştikten sonra bile gelişmeye devam edeceğini çünkü “son kullanıcılar için son derece düşük gaz ücretlerinin en büyük avantajına sahip olduklarını” söyledi. “Yaklaşan birleşme, Ethereum’daki gaz ücretlerini azaltmayacak. Sadece blokların üretilme şeklini değiştirecek” dedi ve ekledi:
“Birleştirmenin tek başına yeni Ethereum tabanlı projelerin akışına yol açacağını düşünmüyorum. Ethereum gaz ücretleri önemli ölçüde azaltılıncaya kadar, projeler muhtemelen katman-1 yerine Ethereum katman-2 çözümlerini benimseyecektir. Daha olası senaryo, yeni projelerin katman-1 ölçeklenebilirliği ve Ethereum Sanal Makine/Solidity uyumluluğu sunan alternatif blok zinciri ağlarını kullanmaya devam etmesidir.”
Birleştirme sonrası veri doğrulama hakkında konuşan KYVE’nin kurucu ortağı John Letey, Cointelegraph’a şunları söyledi: “Birçok kişi The Merge’in getireceği çeşitli değişiklikleri incelerken, veri doğrulama için ne anlama geldiği önemli olsa da, henüz yapılmadı. tartışma konusu.”
İlgili: New York Eyaleti kripto dolandırıcılığı arayışında yoldan mı çıktı?
Letey’e göre Birleştirme gerçekleştiğinde, zinciri doğrulamak için geçmiş verilere gerek kalmayacak. Bu, düğümlerin bu verileri taşıması için hiçbir teşvik olmayacağı anlamına gelir. Böylece, bir yıldan eski verileri otomatik olarak budama önerisi olan EIP-4444 doğdu. Başka bir deyişle, tam düğümler ve Uzaktan Yordam Çağrısı (RPC) uç noktaları, zincirden doğrudan eşitlenemeyecek ve merkezi uç noktalara güvenmek zorunda kalacak.
“Böylece, yeni düğümlerin verilerini bir anlık görüntüden alması gerekecek. Bu, doğrulama ve depolamaya gerçekten merkezi olmayan erişim sunan hizmetlerin bir seçenek olmaktan çıkıp projeler için hayati hale geleceği anlamına geliyor” dedi.
İkinci en büyük blok zinciriyle ilgili sorunlar arttıkça, Ethereum Katilleri olarak adlandırılanlar bir fırsat görüyor. Örneğin, Ethereum’un PoW çalışma mekanizması sadece 15 TPS işleyebilirken, diğer rakipler saniyede binlerce işlem hedefliyor.
Öte yandan, Ethereum 2.0’ın mevcut Ethereum ana ağıyla ilgili birçok soruna çözüm olduğu söyleniyor. Projenin gelecek yıl tamamlanması beklenirken, kripto topluluğu bu ikinci çeyrekte ikinci aşama olan The Merge’i bekliyor. Bu konuların ne kadar kapsamlı bir şekilde ele alınacağını göreceğiz.
